18 Mart 2010 Perşembe

Hoca Nasreddin göle niçin maya çalmaya çalışmış olabilir

لاَ عِبْرَةَ لِْلاِحْتِمَالِ الْغَيْرِ النَّاشِى عَنْ دَلِيلٍ وَ لاَ يُنَافِى اْلاِمْكَانُ الذَّاتِىُّ الْيَقِينَ عِلْمِىَّ



Yani: Bir delilden, bir emareden neş'et etmeyen bir ihtimalin ehemmiyeti yok. Kat'î ilme şek katmaz. Yakîn-i hükmîyi sarsmaz."

Meselâ; zâtında Barla denizi, (yani Eğirdir Gölü) imkân ve ihtimal var ki,

pekmez olsun; yağa inkılab etmiş olsun.

Fakat madem bir emareden, o imkân ve ihtimal neş'et etmiyor; onun vücuduna ve su olduğuna, kat'î ilmimize, tesir etmez, şek ve vesvese vermez.

İşte bunun gibi, mevcudatın her tarafından, kâinatın her köşesinden sorduk: Birinci Mevkıf'ta gösterildiği gibi, zerrattan yıldızlara kadar ve İkinci Mevkıf'ta görüldüğü gibi;

hilkat-ı semavat ve arzdan, tâ sîmalardaki teşahhusata kadar hangi şeyden soruldu ise, lisan-ı hal ile vahdaniyete şehadet ve sikke-i tevhidi gösterdi.

Sen de gördün... Öyle ise; kâinatın mevcudatında bir emare yok ki, bir şirk ihtimali ona bina edilsin.

Demek dava-yı şirk, sırf tahakkümî ve manasız söz ve dava-yı mücerred olduğundan; şirki iddia etmek, mahz-ı cehalet, ayn-ı belâhettir

(Sözler - 608)


Burasını okurken Hoca Nasreddinin göle maya çalması aklıma geldi.Eskiden beri kendime sorardım Hoca niçin olmıyacak bir şeyi yaparak ne anlatmaya çalışmış.Şimdi anladım ki kendi tarzında bir delilden bir emareden neş'et etmeyen bir ihtimalin ehemmiyeti yok demek istemiş.

belki de kimbilir

1 yorum:

Kul dedi ki...

Hoca da Nurlar da çok yönlü bir âyine gibidir, herkes kendine hisse bulabilir onlardan..(= İsâbet etmedi denilmez, çünkü herkesin âlemi her an ayrı mânâları aksettirmeye müsaittir..

Hakkımda

Fotoğrafım
taht-el Arz, bir menzil
Hem ben, madem bu asırda maddeten ve manen münferid yaşamağa ve hayat-ı içtimaiyeden çekilmeğe mecbur olmuşum; elbette hakkım yoktur ki, hayat-ı içtimaiyeyi geçirenler içinde tarihe binip istikbaldekilere görüneyim. (Emirdağ Lah.)